Sandra Brown Kaza Kurşunu |
Dedektif Duncan Hatcher gece yarısı Yargıç Cato Laird’in evine çağrılır. Çünkü yargıcın genç ve güzel karısı Elise hırsızlık yaparken yakaladığı adamı vurmuştur. Bu durum ona göre düpedüz nefsi müdafaadır. Ne var ki Duncan, kadının anlattıklarından ve olayın meydana geliş şeklinden kuşkulanır. Ortada çelişkili bir durum vardır. Ona göre Elise Laird bu işi yalnızca kendini korumak için yapmamıştır ve bir şeyler gizlemektedir. Öldürülen adamın Lairdlerle ilişkisi olduğunu düşünen Duncan soruşturmalarını derinleştirdikçe meslek yaşamının tehlikede olduğunu anlar. Bu arada duygusal olarak da bir karmaşa içindedir. Çünkü bir cinayet zanlısı olan Elise Laird’e âşık olmuştur. Onunla özel olarak görüşür ve genç kadının kocası hakkındaki inanılmaz suçlamalarını öğrenir. Duncan tereddüt içinde kalır. Ya Elise’nin anlattıkları doğruysa? Bu işte, Ölümcül Suçlar Kralı Robert Savich’in parmağı vardır ve tüm olayların gerisinde bir suç ortaklığı söz konusudur. Ve sonra Elise ansızın ortadan kaybolur. Kaza Kurşunu’nun kurgusundaki şaşırtıcı gelişmeleri yürek hoplatan gerilimle birleştirip heyecanlı bir öykü yaratmayı ancak Sandra Brown gibi usta bir yazar yapabilir.